15.07.2010, 18:00
Bir Futbol Hikayesi: Franco Cangele (Alinti)
![[Resim: cangele.jpg]](http://kayserispor.org/assets/media/images/futbolcular/cangele.jpg)
![[Resim: cangeleboca.jpg]](http://1.bp.blogspot.com/_jL4DATnM_jw/SymFouSLJII/AAAAAAAADQI/tkpdJX1sUzM/s400/cangeleboca.jpg)
Şimdi sayisini hatirlayamadiğim bir Four Four Two'da yabanci bir yazar Boca Juniors altyapisindan yetişmiş futbolcularin dünyaya yayilişini anlatiyordu. O kadar çok ülke vardi ki bu listede, neredeyse Avrupa'nin tamami. Hatta Asya'nin büyük bir bölümü ve bir adet temsilciyle gösterilen Türkiye. O temsilciyse önce Sakaryaspor ardindan Kayserispor'dan tanidiğimiz, Franco Dario Cángele'den başkasi değildi.
1984 doğumlu Cangele, Boca altyapisindan profesyonel takima geçerek 2 yil orada oynadi. İstatistikleri 36 maç, 7 goldü. Boca'da geçen 2 yilda Arjantin Ligi Şampiyonluğu(2003) ve Libertadores Kupasi(2003) zaferini yaşadilar, Bombonera'da coşmuş bir Maradona'yi izliyordu gözler. Boca'da geçen 2 yillik dönemin nihayetinde kisa bir süreliğine Independiente'ye kiralandi. Independiente istatistikleri, 11 maçla sinirli kaldi.
Independiente'de geçen yarim sezonun ardindan Colon Santa Fe yeni takimi oldu solakliğin en çok yakiştiği ülke olan Arjantin'in solak Cangele'sine. Burada Türkiye'ye de birlikte gelecekleri Alejandro Capurro'yla yan yana oynayan Cangele, istatistiklerine 30 maç, 6 gol yazdiriyordu. Colon'da 1,5 yil süren bir Cangele firtinasi esmişti.
Sakaryaspor, 2006-2007 sezonunda TSL'ye çiktiğinda yeni yabancilar kadrosuna katmişti. Bu oyuncular az buz da değildi hani! Ülkemizde uzun bir süre tartişilan kaleci Luis Martinez, demin de bahsettiğim orta saha Capurro, pir pir Marcel Mbayo, Jose Clayton ve 1 milyon Dolar'a transfer edilen Arjantinli forvet Claudio Graf birkaçiydi.
Sakaryaspor iyi sayilabilecek bir sezon geçirmedi ve küme düştü. Fakat şu efsane maç, kolay kolay unutulmadi. Okan Yilmaz ve Musa Aydin'in golleriyle Fenerbahçe'yi 2-1 yenen Sakaryaspor, lige yeni yükselmiş bir takim olarak büyük bir zafere imza atiyordu. Servet Çetin'in Fenerbahçe'de yedek oturduğu maçta Cangele, 90. dakikada bir kahraman edasiyla kenara aliniyordu.
![[Resim: cangeleboca2.gif]](http://1.bp.blogspot.com/_jL4DATnM_jw/SymFwxN2idI/AAAAAAAADQQ/qd4yytyImU4/s400/cangeleboca2.gif)
Sakaryaspor'un ardindan 1+3 yillik bir sözleşmeyle Kayserispor'a geçen Cangele, kiralik opsiyonu boyunca iyi bir performans sergileyince opsiyonu kullanildi ve Arjantinli, 2012'ye dek Kayserispor'un futbolcusu oldu. Başlarda orta saha niyetine kullanilan ve bu sebepten daha çok mücadeleye giren, girdiği mücadeleler neticesinde sinirlerine hakim olamayan ve sik sik kirmizi kart gören ya da gördüren Cangele, hücuma doğru kaydikça sinirlerinden de arindi.
Cangele için çok temiz bir futbolcu diyemeyiz elbette. Bir Ergün Penbe değildir, kenarindan bile geçmez ama işini iyi yapar. Sinirlendireceği futbolcuyu da bilir, onu profesyonelce attirmayi da. Kiliçla yaşayan her insan gibi zaman zaman kilicinin kurbani olsa da yaptiği profesyonelce hareketler, birçok takimin ve oyuncunun canini yakmiştir. Sonuç olarak profesyonel dünyada var böyle şeyler. Günahkâr ilan edip bir kenara atamayiz Arjantinli'yi. Olmasa daha iyiydi ama oluyorsa yapacak birşeyimiz yok!
Neyse, gelelim bu sezona. Pivot santrforun kelime anlamini sözlüklerde aramayin lütfen. Bir Hakan Şükür'e bakin, bir Jan Koller'e ve bir de Aziza Makukula'ya. Bu tür futbolcular, yanlarindaki oyunculara top aktarmakta usta olduklari için yamacinda oynayanlar yildizlaşmişlardir genelde. Arif Erdem'i Hakan Şükür var etmiştir bir bakima ya da Baros'u Jan Koller. İşte bu ikililerdeki tadi şimdi, Makukula-Cangele ikilisinde aliyorum. Biri Portekiz'den diğeri Arjantin'den geldi ve Kayseri'de buluştular. Çocukken haritada gösteremeyecekleri ve hatta telaffuz dahi edemeyecekleri bir şehirde top peşinde koşup bol bol gol atiyorlar ve mütamadiyen birbirlerine sarilarak bunu kutluyorlar. Hayat çok garip sahiden!
Cangele 2012'ye dek Kayserispor'da. Şimdi yaşi 25. 3 yil sonrasini düşünün 28. Bir futbolcunun en olgun olduğu yillar. Kayseri'den büyüklere gidebilir mi peki? Neden olmasin! 28 yaş, Cangele gibi sinirleri gergin, hoş tutulmasi gereken futbolcular için çok kritik bir nokta. Bu saatten sonra insani vezir de edebilir, rezil de ama vezir etme ihtimali daha yüksektir bana sorarsaniz. İlgilenenler için Cangele'nin menajerlik işlerini yürüten şirket Proeleven! Komisyonumu isterim!
İşte bir futbolcunun hayat hikayesi de böyle. Arjantin U-21 takiminda 6 kez forma giyen ve 2003 Dünya Gençler Şampiyonasi'na katilan Cangele, o günden sonra ilerleme kaydedemedi ve Arjantin'de ümit milli olmuş bir futbolcu olarak hayatina devam etti. 28 Kasim 2003'te bu turnuva dahilinde İspanya'nin karşisina 11'de çikan Cangele'nin takim arkadaşlari Mascherano, Pablo Zabaleta, F. Cavenaghi ve Jose Sosa'ydi. Yedeklerde oturan tanidik bir diğer sima, Galatasaray'a gelip et mi, balik mi belli olmadan giden Marcelo Carrusca idi. Iniesta'li İspanya o gün Cangele ve arkadaşlarini durduramamişti fakat hayat, Cangele ve Carrusca gibi kimi futbolculari durduramasa da yavaşlatmayi başardi. Keza o günlerde yedek oturmaktan çürümeye yüz tutmuş C. Tevez'e de yürü ya kulum dedi! .
Kaynak: http://www.uzunpaslar.com/2009/12/bir-fu...ngele.html
![[Resim: cangele.jpg]](http://kayserispor.org/assets/media/images/futbolcular/cangele.jpg)
![[Resim: cangeleboca.jpg]](http://1.bp.blogspot.com/_jL4DATnM_jw/SymFouSLJII/AAAAAAAADQI/tkpdJX1sUzM/s400/cangeleboca.jpg)
Şimdi sayisini hatirlayamadiğim bir Four Four Two'da yabanci bir yazar Boca Juniors altyapisindan yetişmiş futbolcularin dünyaya yayilişini anlatiyordu. O kadar çok ülke vardi ki bu listede, neredeyse Avrupa'nin tamami. Hatta Asya'nin büyük bir bölümü ve bir adet temsilciyle gösterilen Türkiye. O temsilciyse önce Sakaryaspor ardindan Kayserispor'dan tanidiğimiz, Franco Dario Cángele'den başkasi değildi.
1984 doğumlu Cangele, Boca altyapisindan profesyonel takima geçerek 2 yil orada oynadi. İstatistikleri 36 maç, 7 goldü. Boca'da geçen 2 yilda Arjantin Ligi Şampiyonluğu(2003) ve Libertadores Kupasi(2003) zaferini yaşadilar, Bombonera'da coşmuş bir Maradona'yi izliyordu gözler. Boca'da geçen 2 yillik dönemin nihayetinde kisa bir süreliğine Independiente'ye kiralandi. Independiente istatistikleri, 11 maçla sinirli kaldi.
Independiente'de geçen yarim sezonun ardindan Colon Santa Fe yeni takimi oldu solakliğin en çok yakiştiği ülke olan Arjantin'in solak Cangele'sine. Burada Türkiye'ye de birlikte gelecekleri Alejandro Capurro'yla yan yana oynayan Cangele, istatistiklerine 30 maç, 6 gol yazdiriyordu. Colon'da 1,5 yil süren bir Cangele firtinasi esmişti.
Sakaryaspor, 2006-2007 sezonunda TSL'ye çiktiğinda yeni yabancilar kadrosuna katmişti. Bu oyuncular az buz da değildi hani! Ülkemizde uzun bir süre tartişilan kaleci Luis Martinez, demin de bahsettiğim orta saha Capurro, pir pir Marcel Mbayo, Jose Clayton ve 1 milyon Dolar'a transfer edilen Arjantinli forvet Claudio Graf birkaçiydi.
Sakaryaspor iyi sayilabilecek bir sezon geçirmedi ve küme düştü. Fakat şu efsane maç, kolay kolay unutulmadi. Okan Yilmaz ve Musa Aydin'in golleriyle Fenerbahçe'yi 2-1 yenen Sakaryaspor, lige yeni yükselmiş bir takim olarak büyük bir zafere imza atiyordu. Servet Çetin'in Fenerbahçe'de yedek oturduğu maçta Cangele, 90. dakikada bir kahraman edasiyla kenara aliniyordu.
![[Resim: cangeleboca2.gif]](http://1.bp.blogspot.com/_jL4DATnM_jw/SymFwxN2idI/AAAAAAAADQQ/qd4yytyImU4/s400/cangeleboca2.gif)
Sakaryaspor'un ardindan 1+3 yillik bir sözleşmeyle Kayserispor'a geçen Cangele, kiralik opsiyonu boyunca iyi bir performans sergileyince opsiyonu kullanildi ve Arjantinli, 2012'ye dek Kayserispor'un futbolcusu oldu. Başlarda orta saha niyetine kullanilan ve bu sebepten daha çok mücadeleye giren, girdiği mücadeleler neticesinde sinirlerine hakim olamayan ve sik sik kirmizi kart gören ya da gördüren Cangele, hücuma doğru kaydikça sinirlerinden de arindi.
Cangele için çok temiz bir futbolcu diyemeyiz elbette. Bir Ergün Penbe değildir, kenarindan bile geçmez ama işini iyi yapar. Sinirlendireceği futbolcuyu da bilir, onu profesyonelce attirmayi da. Kiliçla yaşayan her insan gibi zaman zaman kilicinin kurbani olsa da yaptiği profesyonelce hareketler, birçok takimin ve oyuncunun canini yakmiştir. Sonuç olarak profesyonel dünyada var böyle şeyler. Günahkâr ilan edip bir kenara atamayiz Arjantinli'yi. Olmasa daha iyiydi ama oluyorsa yapacak birşeyimiz yok!
Neyse, gelelim bu sezona. Pivot santrforun kelime anlamini sözlüklerde aramayin lütfen. Bir Hakan Şükür'e bakin, bir Jan Koller'e ve bir de Aziza Makukula'ya. Bu tür futbolcular, yanlarindaki oyunculara top aktarmakta usta olduklari için yamacinda oynayanlar yildizlaşmişlardir genelde. Arif Erdem'i Hakan Şükür var etmiştir bir bakima ya da Baros'u Jan Koller. İşte bu ikililerdeki tadi şimdi, Makukula-Cangele ikilisinde aliyorum. Biri Portekiz'den diğeri Arjantin'den geldi ve Kayseri'de buluştular. Çocukken haritada gösteremeyecekleri ve hatta telaffuz dahi edemeyecekleri bir şehirde top peşinde koşup bol bol gol atiyorlar ve mütamadiyen birbirlerine sarilarak bunu kutluyorlar. Hayat çok garip sahiden!
Cangele 2012'ye dek Kayserispor'da. Şimdi yaşi 25. 3 yil sonrasini düşünün 28. Bir futbolcunun en olgun olduğu yillar. Kayseri'den büyüklere gidebilir mi peki? Neden olmasin! 28 yaş, Cangele gibi sinirleri gergin, hoş tutulmasi gereken futbolcular için çok kritik bir nokta. Bu saatten sonra insani vezir de edebilir, rezil de ama vezir etme ihtimali daha yüksektir bana sorarsaniz. İlgilenenler için Cangele'nin menajerlik işlerini yürüten şirket Proeleven! Komisyonumu isterim!
İşte bir futbolcunun hayat hikayesi de böyle. Arjantin U-21 takiminda 6 kez forma giyen ve 2003 Dünya Gençler Şampiyonasi'na katilan Cangele, o günden sonra ilerleme kaydedemedi ve Arjantin'de ümit milli olmuş bir futbolcu olarak hayatina devam etti. 28 Kasim 2003'te bu turnuva dahilinde İspanya'nin karşisina 11'de çikan Cangele'nin takim arkadaşlari Mascherano, Pablo Zabaleta, F. Cavenaghi ve Jose Sosa'ydi. Yedeklerde oturan tanidik bir diğer sima, Galatasaray'a gelip et mi, balik mi belli olmadan giden Marcelo Carrusca idi. Iniesta'li İspanya o gün Cangele ve arkadaşlarini durduramamişti fakat hayat, Cangele ve Carrusca gibi kimi futbolculari durduramasa da yavaşlatmayi başardi. Keza o günlerde yedek oturmaktan çürümeye yüz tutmuş C. Tevez'e de yürü ya kulum dedi! .
Kaynak: http://www.uzunpaslar.com/2009/12/bir-fu...ngele.html