31.10.2007, 20:48
PKK saldirisinda 12 şehit veren Hakkari'nin Dağlica köyündeki piyade taburunda yaralanan kahraman erlerden biri, o gece yaşananlari yakinlarina anlatti.
Hastaneden, kendisini telefonla arayan yakinlari ile görüşen Mehmetçik, "Çatişma saatlerce sürdü. O kadar kurşun siktik ki, mühimmatimiz bitti. Bendeki şarjörler bitince, şehit olan arkadaşlarimizin şarjörlerini aldim. Beş şarjör bitirdim" dedi. Halen askeri bir hastanede tedavi altinda tutulan ve durumu iyi olan Dağlica Taburu'nun kahraman gazisi bazi arkadaşlarinin da kaçirildiğini söyledi. İşte kahraman askerin anlattiklari:
KÖSTEBEK KUŞKUSU
"Cumartesi'yi pazara bağlayan gece yarisi, birliğimize sizma yaptilar. Çok kalabaliklardi. Ve çok yüklü gelmişlerdi. Biz tepede 50 kişiydik. Uyuma şansimiz yoktu. Tepe emniyetini aliyorduk. Çok yakinimizda olduklarini biliyorduk, sesleri geliyordu. Telsiz konuşmalarini da dinliyorduk. Üstlerimizden öğrendiğime göre, içimizden, bizi bilen biri 'Buraya gelebilirsiniz, Burasi savunmasiz demiş... Bir anda geldiler.. Her yerden çikiyorlardi. Özellikle üst bölgeyi çevrelediler. Biz iki gün öncesine kadar biliyorduk geleceklerini. Çok kalabaliklardi. Adamlarin nöbet tuttuklarini, doldur boşalt yaptiklarini, şarjörlerini değiştirdikler değiştirdiklerini her şeyi gördük. Hem termal kamera, hem nikon hem de gece görüş var. Her şeyi gördük. Bizimkiler sekiz kilometre öbür tarafa 3- 4 tane havan atti.
SAYILARI 150'DEN ÇOKTU
Gelenlerin sayisi 150'nin üstündeydi diye tahmin ediyorum. Çünkü üç bölgeyi yuvarlak içine aldilar. Hepimiz uyaniktik. Saat gece 12'yi 20 geçe başladi. Saat 4'e çeyrek kala kobra helikopterler geldi. O saate kadar hep savunmaya çaliştik. Mühimmatimiz bitti. Bende üç şarjör kaldi. Şehit olan arkadaşlarimizin şarjörlerini aldim. Beş şarjör bitirdim. El bombasi pimi çektim. Bir tane hücüm yeleği buldum. Onlar üstten ve arkadan saldirdilar. Biz önden bekliyorduk. Bizim inip, çikamayacağimiz yerlerden geldiler. Bunlari önceden tespit etmiştik. Benim onbeş metre ilerimdeydi adamlar. Kürtçe falan konuşuyorlardi. İsimlerini falan hep duydum. Roketleri vardi. Çok sağlam gelmişlerdi. Doçka (bir tür uçaksavar) bile getirmiş adamlar. Çok ağir bir silah. Silahlar, el bombalari....Bizden 7-8 kişi şehit düştü. Biz 50 kişiydik. 20 kişi kaldik. 14'ü hastanede burada. Sağlamlar. Gerisi ya onlarla gitti. Ya da şehit oldu.
YARALILARI TAŞIDIM
Sonra kobralar bastirmaya başlayinca çocuklari aldilar, gittiler. Ben bir tanesini vurdum diye saniyorum. Çünkü el bombasi pimi sesini duydum. On metre yukarimdaydi. Biz aşağidaydik. Benim yanimda çok arkadaşim öldü. İki tanesini sirtimda taşidim helikoptere. Onlar gidince sağdan soldan yaralilari topladik. Ben de yaraliyim ama diğer diğer çocuklara göre iyiyim. Sağliğimda bir sorun yok..."
Hastaneden, kendisini telefonla arayan yakinlari ile görüşen Mehmetçik, "Çatişma saatlerce sürdü. O kadar kurşun siktik ki, mühimmatimiz bitti. Bendeki şarjörler bitince, şehit olan arkadaşlarimizin şarjörlerini aldim. Beş şarjör bitirdim" dedi. Halen askeri bir hastanede tedavi altinda tutulan ve durumu iyi olan Dağlica Taburu'nun kahraman gazisi bazi arkadaşlarinin da kaçirildiğini söyledi. İşte kahraman askerin anlattiklari:
KÖSTEBEK KUŞKUSU
"Cumartesi'yi pazara bağlayan gece yarisi, birliğimize sizma yaptilar. Çok kalabaliklardi. Ve çok yüklü gelmişlerdi. Biz tepede 50 kişiydik. Uyuma şansimiz yoktu. Tepe emniyetini aliyorduk. Çok yakinimizda olduklarini biliyorduk, sesleri geliyordu. Telsiz konuşmalarini da dinliyorduk. Üstlerimizden öğrendiğime göre, içimizden, bizi bilen biri 'Buraya gelebilirsiniz, Burasi savunmasiz demiş... Bir anda geldiler.. Her yerden çikiyorlardi. Özellikle üst bölgeyi çevrelediler. Biz iki gün öncesine kadar biliyorduk geleceklerini. Çok kalabaliklardi. Adamlarin nöbet tuttuklarini, doldur boşalt yaptiklarini, şarjörlerini değiştirdikler değiştirdiklerini her şeyi gördük. Hem termal kamera, hem nikon hem de gece görüş var. Her şeyi gördük. Bizimkiler sekiz kilometre öbür tarafa 3- 4 tane havan atti.
SAYILARI 150'DEN ÇOKTU
Gelenlerin sayisi 150'nin üstündeydi diye tahmin ediyorum. Çünkü üç bölgeyi yuvarlak içine aldilar. Hepimiz uyaniktik. Saat gece 12'yi 20 geçe başladi. Saat 4'e çeyrek kala kobra helikopterler geldi. O saate kadar hep savunmaya çaliştik. Mühimmatimiz bitti. Bende üç şarjör kaldi. Şehit olan arkadaşlarimizin şarjörlerini aldim. Beş şarjör bitirdim. El bombasi pimi çektim. Bir tane hücüm yeleği buldum. Onlar üstten ve arkadan saldirdilar. Biz önden bekliyorduk. Bizim inip, çikamayacağimiz yerlerden geldiler. Bunlari önceden tespit etmiştik. Benim onbeş metre ilerimdeydi adamlar. Kürtçe falan konuşuyorlardi. İsimlerini falan hep duydum. Roketleri vardi. Çok sağlam gelmişlerdi. Doçka (bir tür uçaksavar) bile getirmiş adamlar. Çok ağir bir silah. Silahlar, el bombalari....Bizden 7-8 kişi şehit düştü. Biz 50 kişiydik. 20 kişi kaldik. 14'ü hastanede burada. Sağlamlar. Gerisi ya onlarla gitti. Ya da şehit oldu.
YARALILARI TAŞIDIM
Sonra kobralar bastirmaya başlayinca çocuklari aldilar, gittiler. Ben bir tanesini vurdum diye saniyorum. Çünkü el bombasi pimi sesini duydum. On metre yukarimdaydi. Biz aşağidaydik. Benim yanimda çok arkadaşim öldü. İki tanesini sirtimda taşidim helikoptere. Onlar gidince sağdan soldan yaralilari topladik. Ben de yaraliyim ama diğer diğer çocuklara göre iyiyim. Sağliğimda bir sorun yok..."