messi sahada yok diyodum, topu 2 kere ayagina aldi 1 asist 1 gol... ronaldoda bokuyla oynasin artist, madrid yensin ama ronaldo gol atmasin mümkünse

Pepe.. Marcelo.. Ramos.. çok serefli futbolcu bunlar. Baslarinda en serefli Jose Moron.

Mübarek Ramazan aksami sahur öncesi böylesi dürtmek ne kadar dogru bilmiyorum ama Messi bu nabican D

Haha Madrid!

Bu Messi insan falan degil... xavi iniesta pique alves ile barcayi izlemek müthis zevk, ama ezilenden yanayim bu sene

Madrid devletin ve ülkenin bütünlüğünü temsil eder barca ise bölücü yatağidir şiddetle uzak durmak gerek.Madrid yenilmez vatan bölünmez

Barca sonuna kadar hak ediyo adamlar müthis top oynuyolar defansindan tut forvetine kadar müthis oyuncular

iki yildir Marcelo bu takimda nie sürter anlamiş değilim,birde devşirme fransiz benzema

Bulent Timurlenk
Nuri ve Hamit'in ölüsü Khedira ve Coentrao'yu keser orta sahada. Mourinho'nun bozulan hesabi da budur gibi...

Koca adam, Real Madrid'in başinda, yaptiği harekete bak...

Artik Mourinho tapicilarin futbolla ilgili görüşlerine saygi duymanin imkâni kalmadi. Eskiden de nefret ederdim Mou'dan, bu yeni bir şey değil. Fakat dün yaptiği hareketler, saha içinde takimini katliama götürecek kadar sertliğe yönlendirmesi tiksindirdi artik. Makyavelli bile bir etik dahilinde bu kadarini yapmazdi herhalde, ününe düşkündü, gizli gizli yapardi. İlkokulda, orta okulda (lisede bile değil) ezik çocuklar vardir. Onun tek görevi "dövesiniz geldiği" adama sinir bozucu bir hareket yaparak sataşmaktir. "Git lan şunlara bir sataş da, kafalarini kiralim" dersiniz. Mou dün o çocuktu işte. İşini yapinca, en arkaya saklananlar da onlar olur. Mou da öyle yapti ve kalabaliğin arkasindan dudak büzdü.

Special One diye tapinaydim şu adama, resmen şu an tarikattan yeminimi bozup çikmiştim da abiler "ne oldu muhterem yahu?" diye peşimdeydi. Ortaokul çocuğu gibi kulağa fiske, yanaği itmek ardindan ağzini büzüp "öptüm muck" hareketi yapmak ne acinasi bir ruh halidir. Kaybetmek kötü, ama bu kadar da kötü değil. Üstelikle toplamda kazanilabilecekler var. Bir de buna karşin, "Morinyo ya, ne filim adam eehehe" kafasinda olanlari görmek de ayri bir cinnet sebebiydi.

Kazanma arzusu ve hirsini ayri tutmak lâzim. Hepimiz kazanmak için bir arzu içinde oluruz, şaşilacak ve ayiplanacak bir şey değil. Ama kazanmak için kendi şerefini, oyunun şerifini, rakibinin şerefini ayaklar altina atmak da kabul edilebilecek bir şey değil. Aslinda bu adamin kazandiği (nadir) maçlarda bile Barcelona'nin övülmesine uyuz olduğu da ortada. "Kazansam bile takdir görmüyorum" kafasinin liseli karakterine yansimasi bu biraz da. E, sen böyle kazanmak istersen saygiyla anilmazsin kusura bakma. Bu sportmenlikle falan da ilgili değil, bu şerefle ilgili. Bu güzel oyunla dahi ilgili değil, bu karakterle ilgili.

Bu da başariya tapan herkese ders olur umarim. Sürekli kazanan bir adam olarak taptiniz ona. O sadece "winner" diye ve dünya futbol tarihinin en çirkin adamlarindan birini yarattiniz. Adim adim. (Mala bak, sanki Mou bizi duyuyor diyenleri duyar gibiyim. Senin biraz daha iyi olman demek, dünyanin biraz daha iyi olmasi demek dolayisiyla ufak kanat çirpişlarin diğer kanat çirpişlariyla birleşip kasirga olabiliyor işte. Kasirgaya yakalanan adam da kendini böyle kaybediyor)

http://klasikfutbol.blogspot.com/2011/08...rinho.html

Cangele gibi parmak atmamiş ya ne var kulağindan çimdik aldiysa :O
Oynadiğiniz şey futbolsa bunu etikliğe bağlamak çok yanliş.Cangele,Lugano,Di Canio,Mourinho,Dani Alves,Busquest gibi adamlarin kulübümde olmasini çok isterim.Çünkü bu adamlar yaptiklariyla takimlarina çok şey kazandiriyorlar.Barcalilari da saydim çünkü;

Rakip tarafindan yapilan faulü yada olmayan faulü abartarak rakibi 10 kişi birakmaya çalişan zihniyete "bak bu ayip" denmediği sürece Jose'nin yaptiği yapacaği her şey caizdir
Kaldi ki o görüntüden önce Tito mudur nedir o adamin Jose'ye ve yedek kulübesine küfür ettiği iddia ediliyor.

Türkiye de bazi maçlara nasil taraftarlar giremiyosa bjk-bursa vb gibi Real Madrid-Barcelona maçinda da bazi futbolcular sahaya giremese çok daha iyi olur pepe falan çok çirkef futbolcu

Madrid, Nuri'ye Hasret

Özlü söz kirliliğinin yaşandiği Twitter ve facebooktan bir “alinti” yaparak başlayalim el clasico yazimiza.

“Mutlu olmak için beklemek, karşiya geçmek için nehrin durmasini beklemek gibi.”

Barselona’nin akici futbolu, karşisinda beklediğimiz nehir gibi. Bize düşen izlemek ve mutlu olmak. 35 yillik bir debiden çilginca boşalan bir enerji. Önüne çikan herşeyi boğuyor ya da sürüklüyor. Durdurmak imkansiz. Seyri güzel.

Mourinho bu nehri set çekerek durdurmaya çalişti. Koca koca kayalar koydu. Fakat kayayla suyun mücadelesini su kazandi tabii. Nehri değiştiremeyeceği aşikâr olan Mourinho da kendini değiştirmeye gitti.

İyi de yapti.

Barselona felsefesi üzerine Türkçe’deki tüm övgü sözcüklerinden kokteyl yaptik. Gelin bu sefer biraz değişen Mourinho ve Real Madrid’i üzerine konuşalim.

Futbol ulemâlarima göre çingene, onlar kadar futbolu bilmeyen bizlere göre büyük usta, Lucescu geçtiğimiz sezon Barselona eşlemesinden sonra şu yorumu yapmişti “Barça’yi savunma yaparak yenemezsiniz”

Çingene ile Büyük usta arasindaki fark da bu açiklamanin fiilinde kendini belli ediyor. Durduramazsiniz değil, yenemezsiniz diyor. Kafasinda yenmek var.

Biz dönelim Real’e.

Dünyanin en iyi teknik direktör(lerinden birisi) ünvanina sahip olan birinin de Lucescu düşüncesinden uzak olmasi beklenemezdi. Mourinho’nun, Galacticos’a (aliştiğimiz) yildiz alimlari yerine, en fazla kayaç bir gezegen tadinda transferler yapmasinin altindaki neden, Barselona’yi yenmekti.

Geçtiğimiz sezon başinda Mesut Özil’e kivrilan burunlar, bu sezon Nuri Şahin’e, daha şiddetli olarak Hamit Altintop’a kivrildi. Halbuki yeni Madrid için en reel transferleri yapti Mourinho.

Dün akşam ikinci yariya Khedira yerine Marcelo değişikliğiyle başlamasi bizim çocuklara olan açliğini gösterdi. Mou, orta sahada Servet Çetin’in hallicesinden daha fazlasini istiyor. Hem top kessin, hem top yapsin. Savunmada kaplan, hücumda beyefendi olsun. Orjinal fabrika çikişi sol bek olan Coentrao’nun Xabi Alonso’nun partneri olmasinin altindaki mantik buydu. Coentrao bileklerine hakim, dikine oynayan, kademe anlayişi olan bir oyuncu olarak, güçlü fizik-yan pas futbolunun önde gelen temsilcilerinden Khedira’nin kulübede maçi tamamlamasina neden oldu.

Mourinho’nun istediği, kazanilan topun 3 saniye sonra gol pozisyonunda olmasi. Hücum hatti bu düşünce için ideal. Taktiğin tetik düşüncesi, rakip savunmayi en zayif ve boş halinde yakalayip, Ronaldo’ya, Di Maria’ya, Benzema’ya kalan geniş alanlara, derin paslar atmak. Bunu Khedira ile yapamazsiniz. Hatta Xabi Alonso bile bu konuda yavaş kalabiliyor.

Orada Nuri oynayacak. Şu an için dünyada “Real Madrid’in alabileceği” en iyi oyuncu idi o. İddiali bir tanim mi? Sayilarin dürüstlüğüne siğinalim dilerseniz.

Önce TIPS metodunu anlamamiz gerekir. TIPS yani Technique(Teknik) - Insight(Kavrama) – Personality(Kişilik) – Speed(Hiz). Avrupa’nin önde gelen kulüplerinin yeni transfer parametreleri. TIPS testini geçmeden dev formalari giymek pek mümkün değil. Bizdeki “çok gol/asist, al sana 8 milyon avro” mantiğina ters! 6 gol/8 asist oynayan Nuri’nin transferi bu nedenle “ilginç” geliyor bize. Örneğin Nuri’nin geçtiğimiz sezon 1,803 pas ile Bundesliga’da 3. sirada olmasina karşin takiminin toplam paslarinin 14.9%’unu atarak Cesc Fabregas ile ayni yüzdeyi yakalamiş olmasini pek bilmeyiz. 1803 pasin 1367’sini olumlu kullanmiş Şahin. Mevkiisindeki meslektaşlarina göre biraz düşük. Ancak burada başka bir parametre devreye giriyor.

ARKAYA, YANA DEĞİL, İLERİ!

Nuri Şahin, paslarinin %15’ini geriye, %21’ini yana oynamiş. Bu da, Nuri’nin ayağina topu aldiği 100 defanin, 64’ünü ileri –ve olumlu- oynadiğini anlatiyor. Bu rakam Mourinho’yu aşik etmediyse, şu etmiştir; Nuri’nin rakip sahadaki olumlu pas orani %85.6! Nuri’yi mevkidaşlarindan ayiran parametre bu oldu.

Sayilara boğmayacağim sizi daha fazla, son bir özelik verip çekileceğim. Büyük kulüplerin üzerinde durduklari bir diğer parametre ise Key pass (anahtar pas) kavrami. Bu, asist olmayan, ancak gol pozisyonuna sokan paslar için yapilmiş bir tanim. Kisaca forvetiniz Nobre, Güiza terkse, bu orta sahanizin virtiözünün suçu değil.

Şimdi siki durun, Nuri Şahin Key pass siralamasinda Avrupa’da maç başina 3,61 ortalamayla geçtiğimiz sezon ilk siradaydi.

Xavi değil, Fabregas değil, Nuri.

3. siradaki isim kimdi dersiniz?

3.35 ortalama ile Mesut Özil.

Sanirim Mourinho’nun beyninde neler döndüğünü biraz daha iyi görüyoruz. Nuri Şahin, yeni Real Madrid’in kilit ismi olacak.

MESSİ GERÇEK HAYATIN MAXIM TSIGALKOSU

CM / FM fanlari için Maxim Tsigalko’ya efsane demek hakaret sayilabilir. Sezonu 60 golle bitiren, Şampiyonlar Ligi finalinde 5 gol atan bir (Ronaldo’dan özür dilerim) (yani gerçek Ronaldo’dan) fenomendir.

Messi de gerçek hayatin Maxim Tsigalko’su. Oyun hilesi. “Normal değil” demek anlatamiyor. “Organik” demek bile yetersiz kaliyor.

El Clasico festivallerinden zaferle çikan Barça için çikan 2 sonuç var. İlki Barselona’nin henüz hazir olmadiği ve aliştiğimiz boyuta geçmesi için zamana ihtiyaci olduğu.

İkincisi ve en önemlisi ise istediği zaman gol atabildiği. İhtiyaç halinde cami kirip Messi markali gol balyozunu kullaniyorlar.



Yakup Sabri İNANKUR

http://olefutbol.blogspot.com/2011/08/ma...asret.html

Herif ne yazmiş yau..

Adam iyi noktalara değinmiş ha.

futbolcu değilsin pepe...

EaGLe yazdı:futbolcu değilsin pepe...

Futbolcuyu birak insan degil..

Dün akşam oynanan Real Madrid-Barcelona maçinin son dakikalarinda yaşanan kavga sonunda kirmizi kart gören Mesut Özil İspanyol basinina niye bu kadar agresif olduğunu açikladi. Özil tartişmanin yaşandiği anda "Barcelona oyuncusu David Villa benim dinime hakaret etti" diye olayda yaşananlari açikladi. Özil açiklamanin devaminda "Benim bu kadar sinirli olmam sadece dinimi savunuyor olmamdi" diye duruma açiklik getirdi.

http://twitter.com/Gforvet


http://savassaridag.blogspot.com/2011/08...-etti.html

miles yazdı:Dün akşam oynanan Real Madrid-Barcelona maçinin son dakikalarinda yaşanan kavga sonunda kirmizi kart gören Mesut Özil İspanyol basinina niye bu kadar agresif olduğunu açikladi. Özil tartişmanin yaşandiği anda "Barcelona oyuncusu David Villa benim dinime hakaret etti" diye olayda yaşananlari açikladi. Özil açiklamanin devaminda "Benim bu kadar sinirli olmam sadece dinimi savunuyor olmamdi" diye duruma açiklik getirdi.

http://twitter.com/Gforvet


http://savassaridag.blogspot.com/2011/08...-etti.html

villa almanca ya da Türkçe mi biliyormuş garip , ikisi de ingilizce bilse bile ben şunun dinine küfür ediyim diye küfür öğrenmiyodur heralde , ne demiş atalarimiz dinime küfreden müslüman olsa bari