06.10.2008, 11:20
İşte "gerçek zafer " bu ! .. Tabii ki sezon başindan beri özlemle beklediğimiz takim da...Çünkü, geride kalan 5 haftada sadece ama sadece 2 gol atmak, Türkiye Kupasi kazanmiş bir ekibe asla yakişmiyordu. Bir patlama bekliyorduk ama bunun şampiyon adayi Fenerbahçe karşisinda olacağini açikçasi kestiremiyorduk.
UEFA Kupasi'ndan elenip Avrupa kulvarinin dişinda kalan temsilcimiz Kayserispor, bunun faturasini şampiyon adaylarindan iddiali rakibi Fenerbahçe'ye ödetti. Şükrü Saracoğlu Stadi'nda akilci bir oyun oynayan ve Nijeryali Aghahowa'nin (3) ve Turgay 'in süper golleriyle rakibinin gardini indiren sari-kirmizili temsilcimiz, daha da farkli kazanip Sari Kanarya'dan geçmiş yillarda tattiği 7-8 farkli yenilgilerin rövanşini alabilirdi. Ama yine de bu galibiyet, gerçek bir zafer olarak Kayserispor tarihindeki anlamli yerini mutlaka alacaktir... Bu galibiyet nedeniyle başta Teknik Direktör H.Tolunay Kafkas olmak üzere tüm takimi kalecisinden son adamina, malzemecisinden başkanina kadar tebrik ediyorum.Böyle bir galibiyete öylesine ihtiyacimiz vardi ki !!! .
Anlayacağiniz, gece "taklaci" Nijeryali Aghahowa'nin gecesiydi !
Attiği ilk gol sonrasinda İngiltere'de görmeye aliştiğimiz taklasini hem de tam 6 kez atan Nijeryali Aghahowa, Aragones' Dede'nin ekibini yerle bir eden ve ipini çeken isimlerin başinda geldi. Bu arada Kayserisporlu futbolcu kardeşlere bir sözüm olacak : Aghahowa gol attiğinda sakin üzerine çullanmayin. Birakin, o taklaci taklasini atsin ve hem rakip futbolcularin hem de tribündekilerin morallerini yerle bir etsin... Ondan sonra ne yaparsaniz yapin, sevinin-oynayin. Umarim önümüzdeki maçlarda gol attiğinda Aghahowa'ya bu toleransi tanir , tribünlerin ve ekran başindakilerin de göz keyfi yaşamasini sağlarsiniz.
Maça gelince : Kayserispor Paris Saint Germain maçinda da iyi oynamiş ancak gol atamayip elenmişti.Maç öncesinde her iki takimin da önemli eksikleri vardi.Fenerbahçe seyircisi zaten stadin büyük bölümünü boş birakarak takimina olan tepkisini ortaya koymuştu. Buna bir de Alex gibi takimin beyni sayilacak bir oyuncunun bulunmayişi eklenince açikçasi galibiyet ibresi temsilcimizin lehine dönmüştü. Yani diğer bir deyişle gol kisirliği çeken sari-kirmizili temsilcimiz eğer gol atarsa, maçi mutlak kazanirdi.Orta alanini kalabalik tutan ve defansta özellikle ilk yarida mükemmel oynayip hata yapmayan Kayserispor, Aghahowa'nin rakip defansin can alici noktalarina yaptiği israrli koşularla kaptiği toplari Volkan Demirel'i aciz birakarak filelere birakmasiyla ilk yariyi 2-0 önde kapattiğinda Şükrü Saracoğlu Stadi'nda tam bir ŞOK yaşaniyordu.
UEFA Kupasi'ndan elenerek Avrupa kulvarinin dişinda kalan temsilcimiz Kayserispor'un şampiyon adaylarindan Fenerbahçe önündeki "tarihi" galibiyetinden bu şehirde yaşayan bireyler olarak tabii ki gurur duyduk. Tarihinde ilk kez rakibine karşi 4-1'lik bir galibiyet elde eden sari-kirmizili temsilcimiz,Şükrü Saracoğlu Stadi'ndan başi dik bir şekilde ayrilirken ortaya koyduğu futbol da tek kelimeyle mükemmeldi. Ama, gecenin kahramani kuşkusuz "taklaci" Nijeryali Julius Aghahowa idi. Aghahowa geceyi "hat-trick" yaparak tamamlarken, takiminin aldiği 3 puanda başrol oyuncusuydu. Attiği taklalar da gerçekten görülecek cinstendi. Diğer golümüz Turgay'in kafasindan gelirken, anli-şanli şöhretler topluluğu Fenerbahçe tek golünü penaltidan Roberto Carlos ile bulabildi.
Paris Saint Germain önünde iyi oynamasina rağmen bir türlü golü bulamayan ve sonuçta elenen Kayserispor, bunun faturasini Fenerbahçe'ye ödetti (!).. Temsilcimiz Kayserispor tüm otoriteleri şaşkina çeviren bir futbolla maçi farkli kazanirken, aldiği 3 puan da anasinin ak sütü gibi hak etti.. Ev sahibi Fenerbahçe taraftarlarinin üçüncü golümüzden sonra stadi terk etmeleri de gecenin bir ayri ilginç notuydu.
Kayserispor'da yardimlaşma mükemmeldi. Defansimiz rakibe fazla pozisyon vermedi. Orta alanda Saidou , Mehmet Eren ve Ragip oldukça akilciydi. Eren ve Bilal Aziz gibi gençler şöhretli rakiplerinin karşisinda asla ezilmediler. Rakip defansin arkasinda oluşan boşluklari ve verdiği kontratak şansini çok iyi kullanip kaleci Volkan'i çaresiz birakan Kayserispor, sonuçta beş maçta attiği 2 golün iki katini Fenerbahçe filelerine birakiverdi (!)…
Bir önceki yazimda " Bu gol kisirliği ve bulunduğu yer Kayserispor'a yakişmiyor" demiştim. Sari-kirmizililar, Fenerbahçe önünde adeta patladilar ve sahadan hiç te alişik olmadiğimiz görkemli bir skorla galip olarak çiktilar. Sezon başinin transfer ve para harcama şampiyonu Fenerbahçe'ye ağir bir darbe vurdular ve hepimizi sevinçten havalara uçurdular.Göğsümüz kabardi…Tebrik ediyor, başarilarinin sürekli olmasini diliyorum.İnaniyorum ki bu büyük zafer gecesi sonrasinda futbolcularimiz bulutlarin üstüne çikmaz, gelecek maçlarda da en iyi sonucu almak adina gereken mücadeleyi verirler.
Gelelim k.Erciyesspor'a... Bank Asya 1. Ligi temsilcimiz K.Erciyesspor da evindeki hayati önemdeki Diyarbakirspor maçini zor da olsa 2-1 kazanarak soluklandi. İnşallah bu galibiyet ve alinan 3 puan mavi-siyahli temsilcimiz için bir çikişin başlangici olur. Ancak böylesine hayati bir maçta dahi Atatürk Stadi'nin tribünlerinde 300 bilemediniz 400 seyircinin bulunmasi gerçekten de yakişmadi. Ne yazik ki Kayseri Erciyesspor 'un destekten yoksun ve "üvey evlat" olduğu bir kez daha gözler önüne serildi.
Özetle, Kayserispor ve Kayseri Erciyesspor kazaninca hafta bizim haftamiz oldu. En kötü haftamizin bu şekilde olmasini diliyorum. A Milli takimimizin maçlari nedeniyle Lige verilecek olan ara, sakatlarimizin düzelmesi açisindan sanirim bize ilaç gibi gelecektir. İnşallah galibiyetlerin ve puanlarin devami gelir...
Bekir DEMİRAĞ
Devami...
UEFA Kupasi'ndan elenip Avrupa kulvarinin dişinda kalan temsilcimiz Kayserispor, bunun faturasini şampiyon adaylarindan iddiali rakibi Fenerbahçe'ye ödetti. Şükrü Saracoğlu Stadi'nda akilci bir oyun oynayan ve Nijeryali Aghahowa'nin (3) ve Turgay 'in süper golleriyle rakibinin gardini indiren sari-kirmizili temsilcimiz, daha da farkli kazanip Sari Kanarya'dan geçmiş yillarda tattiği 7-8 farkli yenilgilerin rövanşini alabilirdi. Ama yine de bu galibiyet, gerçek bir zafer olarak Kayserispor tarihindeki anlamli yerini mutlaka alacaktir... Bu galibiyet nedeniyle başta Teknik Direktör H.Tolunay Kafkas olmak üzere tüm takimi kalecisinden son adamina, malzemecisinden başkanina kadar tebrik ediyorum.Böyle bir galibiyete öylesine ihtiyacimiz vardi ki !!! .
Anlayacağiniz, gece "taklaci" Nijeryali Aghahowa'nin gecesiydi !
Attiği ilk gol sonrasinda İngiltere'de görmeye aliştiğimiz taklasini hem de tam 6 kez atan Nijeryali Aghahowa, Aragones' Dede'nin ekibini yerle bir eden ve ipini çeken isimlerin başinda geldi. Bu arada Kayserisporlu futbolcu kardeşlere bir sözüm olacak : Aghahowa gol attiğinda sakin üzerine çullanmayin. Birakin, o taklaci taklasini atsin ve hem rakip futbolcularin hem de tribündekilerin morallerini yerle bir etsin... Ondan sonra ne yaparsaniz yapin, sevinin-oynayin. Umarim önümüzdeki maçlarda gol attiğinda Aghahowa'ya bu toleransi tanir , tribünlerin ve ekran başindakilerin de göz keyfi yaşamasini sağlarsiniz.
Maça gelince : Kayserispor Paris Saint Germain maçinda da iyi oynamiş ancak gol atamayip elenmişti.Maç öncesinde her iki takimin da önemli eksikleri vardi.Fenerbahçe seyircisi zaten stadin büyük bölümünü boş birakarak takimina olan tepkisini ortaya koymuştu. Buna bir de Alex gibi takimin beyni sayilacak bir oyuncunun bulunmayişi eklenince açikçasi galibiyet ibresi temsilcimizin lehine dönmüştü. Yani diğer bir deyişle gol kisirliği çeken sari-kirmizili temsilcimiz eğer gol atarsa, maçi mutlak kazanirdi.Orta alanini kalabalik tutan ve defansta özellikle ilk yarida mükemmel oynayip hata yapmayan Kayserispor, Aghahowa'nin rakip defansin can alici noktalarina yaptiği israrli koşularla kaptiği toplari Volkan Demirel'i aciz birakarak filelere birakmasiyla ilk yariyi 2-0 önde kapattiğinda Şükrü Saracoğlu Stadi'nda tam bir ŞOK yaşaniyordu.
UEFA Kupasi'ndan elenerek Avrupa kulvarinin dişinda kalan temsilcimiz Kayserispor'un şampiyon adaylarindan Fenerbahçe önündeki "tarihi" galibiyetinden bu şehirde yaşayan bireyler olarak tabii ki gurur duyduk. Tarihinde ilk kez rakibine karşi 4-1'lik bir galibiyet elde eden sari-kirmizili temsilcimiz,Şükrü Saracoğlu Stadi'ndan başi dik bir şekilde ayrilirken ortaya koyduğu futbol da tek kelimeyle mükemmeldi. Ama, gecenin kahramani kuşkusuz "taklaci" Nijeryali Julius Aghahowa idi. Aghahowa geceyi "hat-trick" yaparak tamamlarken, takiminin aldiği 3 puanda başrol oyuncusuydu. Attiği taklalar da gerçekten görülecek cinstendi. Diğer golümüz Turgay'in kafasindan gelirken, anli-şanli şöhretler topluluğu Fenerbahçe tek golünü penaltidan Roberto Carlos ile bulabildi.
Paris Saint Germain önünde iyi oynamasina rağmen bir türlü golü bulamayan ve sonuçta elenen Kayserispor, bunun faturasini Fenerbahçe'ye ödetti (!).. Temsilcimiz Kayserispor tüm otoriteleri şaşkina çeviren bir futbolla maçi farkli kazanirken, aldiği 3 puan da anasinin ak sütü gibi hak etti.. Ev sahibi Fenerbahçe taraftarlarinin üçüncü golümüzden sonra stadi terk etmeleri de gecenin bir ayri ilginç notuydu.
Kayserispor'da yardimlaşma mükemmeldi. Defansimiz rakibe fazla pozisyon vermedi. Orta alanda Saidou , Mehmet Eren ve Ragip oldukça akilciydi. Eren ve Bilal Aziz gibi gençler şöhretli rakiplerinin karşisinda asla ezilmediler. Rakip defansin arkasinda oluşan boşluklari ve verdiği kontratak şansini çok iyi kullanip kaleci Volkan'i çaresiz birakan Kayserispor, sonuçta beş maçta attiği 2 golün iki katini Fenerbahçe filelerine birakiverdi (!)…
Bir önceki yazimda " Bu gol kisirliği ve bulunduğu yer Kayserispor'a yakişmiyor" demiştim. Sari-kirmizililar, Fenerbahçe önünde adeta patladilar ve sahadan hiç te alişik olmadiğimiz görkemli bir skorla galip olarak çiktilar. Sezon başinin transfer ve para harcama şampiyonu Fenerbahçe'ye ağir bir darbe vurdular ve hepimizi sevinçten havalara uçurdular.Göğsümüz kabardi…Tebrik ediyor, başarilarinin sürekli olmasini diliyorum.İnaniyorum ki bu büyük zafer gecesi sonrasinda futbolcularimiz bulutlarin üstüne çikmaz, gelecek maçlarda da en iyi sonucu almak adina gereken mücadeleyi verirler.
Gelelim k.Erciyesspor'a... Bank Asya 1. Ligi temsilcimiz K.Erciyesspor da evindeki hayati önemdeki Diyarbakirspor maçini zor da olsa 2-1 kazanarak soluklandi. İnşallah bu galibiyet ve alinan 3 puan mavi-siyahli temsilcimiz için bir çikişin başlangici olur. Ancak böylesine hayati bir maçta dahi Atatürk Stadi'nin tribünlerinde 300 bilemediniz 400 seyircinin bulunmasi gerçekten de yakişmadi. Ne yazik ki Kayseri Erciyesspor 'un destekten yoksun ve "üvey evlat" olduğu bir kez daha gözler önüne serildi.
Özetle, Kayserispor ve Kayseri Erciyesspor kazaninca hafta bizim haftamiz oldu. En kötü haftamizin bu şekilde olmasini diliyorum. A Milli takimimizin maçlari nedeniyle Lige verilecek olan ara, sakatlarimizin düzelmesi açisindan sanirim bize ilaç gibi gelecektir. İnşallah galibiyetlerin ve puanlarin devami gelir...
Bekir DEMİRAĞ
Devami...
